14 Eylül 2011 Çarşamba

IFW'nin ardından...

Bir IFW'yi daha kazasız belasız atlattık. Nasıl mıydı?

  • Şubattan bu yana ileriye gideceğine geriye gitmişti.
  • Organizasyon çok başarılı değildi.
  • Yabancı basın geçen senelere nazaran daha az ilgi göstermişlerdi.
  • Güvenlik ekibiyle ajans elemanları arasında anlaşmazlık olduğu apaçık ortadaydı.
  • Farklı ajans elemanları arasında da diyalogsuzluktan kaynaklanan, davetlileri farklı yönlendirmeler söz konusuydu.
  • Şubat'ta IFW'nin yapıldığı Santral İstanbul defile alanı olarak çok daha uygundu. (Orda eleştirilecek bir şey bulunamadığından topuklularla yürümekte zorluk çekilen arnavut kaldırımlarına ve çıkılan merdivenlere takılmıştı. Beterin beteri varmış. Daha esnek olmak gerekirmiş bunu öğrendik!)
  • Vip lounge a giremeyenler defile aralarnda dışarda ayakta beklemek zorunda kaldı. (Ben vip'ye girenlerden olsam da alanın çok dar, sıcak ve havasız olmasından hiç rahat edemedim.)
  • Oturum alanı diğer ifw salonlarına göre daha geniş olsa da basın alanı çok dardı. Basın çalışanları sığmakta güçlük çekti. Ve yer yer kavgalarına şahit olduk ne yazık ki.
  • IFW'nin logosouyla ilgili bir şey de söylemek gerekirse bence siyah-beyaz logo yanlış seçimdi. İlkbahar- yaz için daha çarpıcı bir logo olması gerekirdi.
Umuyorum genelin hemfikir olduğu bu eleştirilerden organizasyon ekibi yararlanır ve bizleri Şubat'ta daha başarılı bir IFW karşılar.

2012 İlkbahar-Yaz Koleksiyonlarına gelince;

Beyaz açık ara renk savaşını kazandı. 2012'de beyaz giyilecek belli oldu. Dökümlü, şifon, saten, tül elbiselerle rahat efil efil bir yaz bizi bekliyor. Yüksek bel ve tulum modası da 2012 yazında devam ediyor.

Şubat'ta Ifw macerasına devam etmek üzere stil sahibi olarak kalın. ;)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder