20 Şubat 2013 Çarşamba

İlham

O kadar hızlı duygu ve düşünce geçişlerim oluyor ki, anlık bir duygu yoğunluğuyla cümleler peşisıra aklıma üşüştüğünde yazmazsam kaçırıyorum cümleleri... Dönemiyorum sonra tekrar o duyguya...

36 saat önce, Anna Karenina vasıtasıyla beynim azgın ve derin sularda, intiharın eşiğindeydi. Gözyaşları içindeydi... Sarhoştu... Yalvarıyordu... İsyan ediyordu... "Gel beni kurtar, ölüyorum!" diyordu... Telefonu açmıyordu... Sırtımdan vuruyordu... Hayal kırıklığına uğratıyordu... Gelmedi... Ölmedi!..

24 saat önce, beynim masum bir aşkın pençeleri arasına girdi. Geçmişe döndü... Çocukluğuna... Geçmişin tatlı kokusunu burnunda hissetti... Güneş doğmuştu... Pencereden baktı... Karanlıktan aydınlığa çıktı. Tekrar hayata döndü. Umut doldu...

Şimdi... Beynim ikisini de yazmak istiyor. Nerden başlayacak bilmiyor...



Kral der ki: Aslında bu yazı biraz kendime not oldu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder