Yine bayram, yine sessiz bir İstanbul...
Şu anda ben sessiz, sakin, huzur içinde denizi izlerken bir sürü hayvan vahşice katlediliyor. İçim almıyor. Hiçbir zaman sevemedim bu bayramı...
Küçükken kurbanlarımız babaannemin bahçesinde kesilirdi. Hatırlıyorum, kardeşimle babama nasılda yalvarırdık "baba bizi götür, izlemek istiyoruz" diye. Nadirdir izlediğimiz. O kadar içim acırdı ki... Çocuk aklım almazdı. Hayvan nasılda kaçmaya çalışırdı. O can verişi... Titreyişi... Öldükten sonra sinirlerin yine hayvanı titretmeye devam etmesi... O koku... Hayvanın yaydığı o sıcaklık... Bir de alnımızın ortasına hayvan kanından bir parmak koyardı babaannem. Ne içinse?..
Tüm şehri kan kokusu saracak yine! Babaannem hep "4 gün kurban bayramından sonra Allah mutlaka yağmur yağdırır" derdi."Yaz olsa bile!" "Kanların temizlenmesi için!" Evet doğru gerçekten hep Kurban Bayramları güneşli geçer, sonrasında da bir yağmur... Tabiki de mutlaka bunun bilimsel bir açıklaması vardır!..
Hiçbir zaman sevmedim kurban eti yemeyi. Az önce canlı gördüğüm o hayvanın şimdi benim ağzımdan mideme doğru gidecek olmasını... Kokar kurban eti... Farklı kokar...
Aslında ikiyüzlülük benimkisi!.. Vejeteryan değilim. Etin her türlüsünü çok severim. Sevilmez mi acılı kebaplar, pirzolalar, kuşbaşılar, sac tavalar... Ama işte kurban bayramında sevmiyorum yemeyi... Çünkü inanmıyorum usulünce kesildiğine. O hayvanlar acı çekmeden öldürülmeli! Kaç kişi biliyor doğru kurban kesme yöntemini? Gerçi yıllarca bayramlarda babaanneme "babaanne mangaaaaallll" diye az söylenmedim. O "kokan" eti yemek istediğimden değil benim için bir vesile olmasındandı mangal isteklerim. Tüm ailenin bir arada olması için. İnanılmaz keyifliydi bence. Amcamlar, halamlar, tüm kuzenler... Bayanlar koşuşturur dururdu... Biz çocuklar izlerdik... Erkeklerin her biri bir köşede... Mutlu aile... Güzel bir sofra... Gülen yüzler... Güzel günler...
Şimdi herkes ayrı yerde...
...
Barbar Türkler! Vahşi Müslümanlar!.. Bu yüzden adımız çıkmış dünyada! Bu akşam tüm dünya TVlerinde dönecek bizim hayvanları "katletme" görüntülerimiz yine! O yüzden istenmiyoruz işte!
Keşke "Sayın" Boşbakanımız Van depremi bahanesiyle 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı resepsiyonunu iptal ettiği gibi Kurban Bayramını da pas geçseydi!.. Ne güzel olurdu değil mi?..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder